Türkiye’de serbest meslek faaliyetinde bulunan pek çok kişi, faaliyetlerini büyütmek amacıyla ikinci bir iş yeri açmak istemektedir. Peki, serbest meslek erbabı bir diyetisyen, avukat, doktor ya da terapist gibi mesleğini şahsi mesai ile sürdüren kişiler ikinci bir işyeri yani şube açabilir mi? Bu durum Gelir Vergisi Kanunu ve Vergi Usul Kanunu kapsamında nasıl değerlendirilmektedir? Bu yazımızda bu sorulara açıklık getiriyoruz. Bu yazıya kaynaklık eden özelgede meslek hukuku kısmına değinilmemiştir.
Serbest meslek erbapları, ilmi ya da mesleki bilgilerine dayalı olarak faaliyetlerini birden fazla işyeri üzerinden sürdürebilir. Ancak bu işyerlerinde faaliyetlerin bizzat kişi tarafından yürütülmesi gerekir. Aksi durumda, gelir ticari kazanç sayılır ve buna göre vergilendirilir.
Serbest Meslek Nedir? Ticari Faaliyetten Farkı Ne?
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 65. maddesine göre serbest meslek; sermayeden çok şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye ve ihtisasa dayalı olarak yürütülen, ticari mahiyet taşımayan faaliyetlerdir. Bu faaliyetler bir işverene bağlı olmaksızın, şahsi sorumluluk altında ve kişinin kendi nam ve hesabına gerçekleştirilir.
Ticari kazançlar ise genellikle organizasyon yapısına sahip, sermaye-emek karışımı bir yapıda yürütülen ve ticari nitelik taşıyan faaliyetlerden doğar.
Serbest Meslek Erbabı Şube Açabilir mi?
Serbest meslek erbabı bir kişi, faaliyetini birden fazla adreste yürütebilir. Yani bir diyetisyen kendi adına ikinci bir işyeri açabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken temel unsur, her iki işyerindeki faaliyetin de doğrudan kişi tarafından yürütülmesidir.
Eğer faaliyet bizzat yürütülmeyip, çalışanlar üzerinden organize edilirse ve bir işletme sistemi kurularak gelir elde edilirse, bu durumda kazanç serbest meslek kazancı değil, ticari kazanç olarak değerlendirilecektir. Bu durumda vergilendirme Gelir Vergisi Kanunu’nun ticari kazanca ilişkin hükümlerine göre yapılır.
Şube Açıldığında Vergisel Durum Nasıl Olur?
Vergi Usul Kanunu’nun 156. maddesine göre şube, bir faaliyetin yürütüldüğü ve ticari ya da mesleki olarak kullanılan yerlerden biridir. Bu nedenle serbest meslek erbabının birden fazla işyerine sahip olması mümkündür. Ancak bu işyerlerinde faaliyetin bizzat yürütülmesi şarttır.
İkinci işyerinin açılması durumunda, mükellefiyet kaydının bu adres için de yapılması ve vergi dairesine bildirimde bulunulması gerekir. Her iki işyeri için de vergi ve muhasebe işlemleri düzgün yürütülmelidir.
Faaliyet Ticari Organizasyona Dönüşürse Ne Olur?
Serbest meslek faaliyeti, eğer organizasyon yapısı içinde yürütülmeye başlanırsa yani kişisel emekten çok sistematik bir işletmeye dönüşürse, elde edilen gelir ticari kazanca dönüşür. Bu durumda kişi artık serbest meslek erbabı değil, ticari işletme sahibi sayılır. Bu da daha farklı muhasebe ve vergilendirme yükümlülükleri doğurur.
Sonuç
Serbest meslek erbaplarının, kendi mesleki bilgileri ve şahsi emekleriyle faaliyet gösterdikleri sürece, birden fazla işyeri açmaları mümkündür. Ancak bu işyerlerinde faaliyetin doğrudan kendileri tarafından yürütülmesi gerekir. Aksi halde faaliyet ticari organizasyon kapsamına girer ve ticari kazanç hükümlerine tabi olur.
Sık Sorulan Sorular ve Cevaplar
1. Serbest meslek erbabı ikinci bir işyeri açabilir mi?
Evet. Serbest meslek erbabı bir kişi, mesleki faaliyetini bizzat yürütmek şartıyla ikinci bir işyeri açabilir.
2. Diyetisyen ikinci bir şube açabilir mi?
Evet. Diyetisyenlik serbest meslek kapsamındadır ve faaliyet bizzat yürütüldüğü sürece ikinci bir işyeri açılabilir.
3. Şube açmak ticari kazanç sayılır mı?
Şube açılması, faaliyet kişisel olarak yürütülüyorsa serbest meslek kazancı sayılır. Ancak organizasyon yapısında yürütülüyorsa ticari kazanca dönüşür.
4. Serbest meslek erbabı faaliyetini başkasına devredebilir mi?
Hayır. Serbest meslek faaliyeti şahsi sorumluluğa dayandığı için bizzat kişi tarafından yürütülmelidir.
5. İkinci işyeri için vergi dairesine bildirim gerekir mi?
Evet. Şube niteliğinde her işyeri için vergi dairesine bildirim yapılması gerekir.
6. Ticari organizasyon nedir?
Gelirin sistemli bir işletme modeliyle, sermaye ve emek birleşimiyle elde edilmesidir. Bu durumda kazanç ticari sayılır.
7. Serbest meslek faaliyeti nedir?
Sermayeden çok şahsi bilgi ve mesaiye dayanan, bağımsız yürütülen mesleki faaliyetlerdir.
8. Ticari kazanç ile serbest meslek kazancı arasındaki fark nedir?
Ticari kazanç sermaye-emek karışımı faaliyetlerden doğar, serbest meslek kazancı ise bireysel mesleki faaliyetlerden elde edilir.
9. Vergi Usul Kanunu’nda şube nasıl tanımlanır?
Mesleki faaliyetin yürütüldüğü yerler arasında şube de yer alır. Her şube için ayrı mükellefiyet kaydı gerekir.
10. Serbest meslek erbabı şubede çalışan istihdam edebilir mi?
Evet, ancak faaliyeti bizzat kendisi yürütmeye devam etmelidir. Aksi halde ticari organizasyon kapsamına girer.
ÖRNEK ÖZELGE
T.C.
HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Gelir Ve Kurumlar Vergileri Grup Müdürlüğü
Sayı | : | 62030549-120[65-2020/771]-1119756 | 04.10.2022 | |
Konu | : | Serbest meslek erbabının şube işyeri açıp açamayacağı hk. | ||
İlgi | : | 16/07/2020 tarih ve 2052673 evrak kayıt numaralı özelge talep formu. |
İlgide kayıtlı özelge talep formunda serbest meslek erbabı olarak diyetisyenlik faaliyetinde bulunduğunuzu ve aynı faaliyet alanında ikinci bir iş yeri açmak istediğiniz belirtilerek, ikinci bir işyeri (şube) açılışının mümkün olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiştir.
Aynı Kanunun 65 inci maddesinde, her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançların serbest meslek kazancı olduğu, serbest meslek faaliyetinin; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması olduğu hükme bağlanmıştır.
Bir faaliyetin serbest meslek faaliyeti olup olmadığı ise faaliyetin sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanması, bir işverene bağlı olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması ve devamlı olması, unsurlarını taşıyıp taşımadığına bağlı bulunmaktadır.
Ticari kazançlar ise esas itibariyle sermaye-emek karışımı bir kaynağa bağlı olarak doğarlar. Bu kaynağa bağlı olarak devamlı bir organizasyona dayanan her türlü faaliyet ticari faaliyettir. Serbest meslek faaliyetinin ticari bir organizasyon içinde yapılması sağlanan gelirin yapısını değiştirmez. Sadece gelir elde edenler yönünden ticari kazanç sayılmasını gerektirir ve ticari kazanca ait esas ve hükümlere tabi olur.
Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 156 ncı maddesinde, ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yerinin; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan “yer” olduğu hükme bağlanmıştır.
Konu ile ilgili olarak GİBIntranet sistemi üzerinden yapılan sorgulamada, 15/08/2017 tarihinden itibaren “869090- Diğer Paramedikal İnsan Sağlığı Hizmetleri (Tıp Doktorları Dışında Yetkili Kişilerce Sağlanan Mesleki Terapi, Aroma Terapi, Konuşma Terapisi, Homeopati, Besin Tedavisi, Ayak Bakımı, Diş Hijyeni vb. Hizmetler) (Hastane Dışı)” faaliyet kodu ile serbest meslek faaliyetinizden dolayı mükellefiyetinizin bulunduğu, merkez işyeri adresinizin, “….” olduğu ayrıca, “….” adresinde de 10/08/2020 tarihinden itibaren mükellefiyetsiz şube kaydınızın bulunduğu anlaşılmıştır.
Buna göre, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabınıza yürüttüğünüz diyetisyenlik faaliyetinin, ikinci bir işyeri (şube) açılması suretiyle yürütülmesi mümkün bulunmakta olup bu durumda, iki işyerinde de faaliyetinizin bizzat tarafınızca yürütülmesi gerekmektedir.
Faaliyetin bizzat tarafınızca yürütülmediği ve işin ticari organizasyon çerçevesinde yürütüldüğü durumda ise elde edilen kazancın ticari kazanç olarak değerlendirileceği ve Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hükümleri çerçevesinde vergilendirilmesi gerekeceği tabiidir.
…
Kaynak: GİB Özelge Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. karenaudit veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.