Veraset ve intikal vergisi uygulamaları, muhasebe ve denetim alanında çalışan profesyoneller için zaman zaman karmaşık hale gelebilmektedir. Özellikle vasiyetin yerine getirilmesi amacıyla murise ait banka hesaplarındaki paranın tereke hesabına aktarılması gibi işlemlerde, bu aktarımın veraset ve intikal vergisi yönünden nasıl değerlendirileceği konusu önem arz etmektedir. Bu makalede, tereke hesabı, vasiyet işlemleri, vergi doğuran olay, istihkak, vergi tevkifatı gibi sık aratılan ve pratikte sık karşılaşılan kavramları ele alacağız.


Tereke Nedir ve Ne Amaçla Oluşturulur?

Tereke, vefat eden kişinin malvarlığının tamamını ifade eder. Mahkeme kararıyla veya noterlik işlemleriyle tereke işlemleri başlatılır ve mirasın paylaşımı, vasiyetin yerine getirilmesi gibi işlemler bu kapsamda yürütülür. Tereke işlemleri sırasında oluşturulan banka hesapları, murisin varlıklarının geçici olarak aktarıldığı ve yönetildiği hesaplardır.

Murisin Banka Hesabındaki Paranın Tereke Hesabına Aktarımı

Söz konusu olayda, vefat eden kişinin malvarlığının bir bölümü, vasiyet gereği sosyal hayır işlerinde kullanılmak üzere bir tereke hesabına aktarılmak istenmiştir. Bu aktarım, Beyoğlu 19. Noterliği tarafından düzenlenen vasiyetnameye ve ilgili Sulh Hukuk Mahkemesi kararıyla yapılmaktadır. Bu çerçevede hareket eden vasiyet görevlisi, söz konusu işlemin vergiye tabi olup olmadığını öğrenmek istemiştir.

Veraset ve İntikal Vergisinin Konusu Nedir?

7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu’nun 1. maddesi, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ait malların, ölüm (veraset) veya bağış (ivazsız intikal) yoluyla bir kişiden diğerine geçişini vergiye tabi tutar.

2. maddede yer alan tanımlara göre:

  • “Veraset”, miras veya vasiyetname gibi ölüme bağlı kazançları kapsar.
  • “İvazsız intikal”, herhangi bir bedel ödemeden elde edilen değerleri ifade eder.

Dolayısıyla, bir malın mülkiyeti bir kişiden diğerine bedelsiz şekilde geçtiğinde bu, veraset ve intikal vergisinin konusuna girer.

Tereke İçindeki Paranın Aktarımı Vergiyi Doğurur mu?

Vergi dairesi tarafından verilen özelgeye göre, murise ait banka hesaplarındaki paranın vasiyet gereği sosyal amaçla kullanılmak üzere tereke hesabına aktarılması, vergi doğuran bir olay değildir. Çünkü burada mülkiyet el değiştirmemekte, sadece varlıkların idari bir hesapta toplanması söz konusudur.

Bu aktarım işlemi, mirasın paylaşımı ya da bağış niteliği taşımadığı için, veraset ve intikal vergisi doğmaz.

Tereke Hesabından Yapılan Harcamalar Ne Zaman Vergiye Tabi Olur?

Vergi dairesi, aktarımdan sonra tereke hesabından yapılacak her bir harcamanın ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir. Yani;

  • Para, hayır kurumlarına aktarılırsa,
  • Kişilere bağış yapılırsa,
  • Veya başka şekillerde elden çıkarılırsa,

Bu işlemler, olaya ve yararlanıcıya göre vergiye tabi olabilir. Özellikle istihkak sahiplerine yapılan ödemelerde, ilişik kesme belgesi ibraz edilmezse, %5 oranında vergi tevkifatı yapılması zorunludur.

İlişik Kesme Belgesi Nedir?

İlişik kesme belgesi, kişinin veraset ve intikal vergisi yükümlülüğünü yerine getirdiğini ve devletten ilişiğini kestiğini gösteren resmi belgedir. Bu belge olmadan yapılan ödemelerde, ilgili kurumlar vergi sorumlusu olarak kabul edilmekte ve istihkaktan kesinti yapmakla yükümlüdür.

Muhasebe Uygulamaları Açısından Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Tereke hesabına para aktarımı, muhasebe kayıtlarında yalnızca teknik bir işlem olarak izlenmelidir.
  • Aktarımdan sonra yapılacak her ödeme, vergi mevzuatına göre ayrı ayrı değerlendirilmelidir.
  • İstihkak sahiplerinden ilişik kesme belgesi mutlaka talep edilmeli, belge sunulmuyorsa tevkifat yapılmalıdır.
  • Bu tür işlemler, veraset ve intikal vergisi beyannamesi kapsamında beyan edilmelidir.

Sonuç

Murise ait banka hesaplarındaki paraların, yalnızca vasiyetin gereğini yerine getirmek amacıyla tereke hesabına aktarılması vergi doğuran bir işlem değildir. Ancak bu paranın tereke hesabından çıkışı, yani harcanma şekli, alıcı kişi ya da kurum ve kullanım amacı dikkate alınarak vergiye tabi hale gelebilir. Bu nedenle, hem mirasçılar hem de muhasebe ve vergi danışmanları bu tür işlemleri olay bazında değerlendirmelidir.



10 Soru 10 Cevap ile Konunun Özeti

1. Tereke nedir?
Vefat eden kişiye ait tüm malvarlığını kapsayan hukuki terimdir.

2. Vasiyetle bir görevlendirme yapılırsa ne olur?
Vasiyet gereği görevlendirilen kişi, malvarlığını belirli amaçlarla yönetmekle sorumludur.

3. Murisin banka hesabındaki para terekeye aktarılırsa vergi doğar mı?
Hayır, yalnızca aktarım işlemi vergi doğurmaz.

4. Veraset ve intikal vergisi ne zaman doğar?
Malın mülkiyeti bir kişiden diğerine bedelsiz geçtiğinde vergi doğar.

5. Tereke hesabından yapılan harcamalar vergilendirilir mi?
Harcamanın türüne ve alıcısına göre ayrı ayrı değerlendirilir.

6. Sosyal amaçla yapılan harcamalar vergilendirilir mi?
Eğer doğrudan yardım kuruluşlarına yapılırsa genellikle vergiden muaftır.

7. İlişik kesme belgesi nedir?
Vergi yükümlülüğünün sona erdiğini gösteren resmi belgedir.

8. Bu belge olmazsa ne olur?
%5 oranında vergi tevkifatı yapılması gerekir.

9. Vergi dairesi bu işlemleri nasıl izler?
İlgili ödemeler ve belgeler aracılığıyla denetim yapılabilir.

10. Uygulayıcılar neye dikkat etmeli?
Her aktarım ve ödeme işlemini ayrı ayrı vergi açısından değerlendirmelidir.


ÖRNEK ÖZELGE


T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir Kanunları Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü
Sayı : E-97895701-160[2021/5.1-25]- 09.02.2022
Konu : Terekeye ait paranın yine terekenin banka hesabına aktarılmasında veraset ve intikal vergisi

Sayın

İlgi : a)../../2021 tarih ve  …… evrak kayıt sayılı dilekçeniz.b)../../2021 tarih ve …… sayılı yazımız.c)../../2021 tarih ve  …… evrak kayıt sayılı özelge talep formunuz.

 İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden, müvekkiliniz ….. …..’nun, müteveffa …. ….’a ait Beyoğlu 19. Noterliğince düzenlenmiş ../../2002 tarihli ve …. yevmiye numaralı vasiyetname ile “Türkiye Cumhuriyeti hudutları dahilinde bulunan malvarlığının 4/5’inin okul, sağlık tesisi, huzur evi gibi sosyal hayır işlerinde kullanılması” vasiyetini yerine getirmekle görevlendirildiği ve ….. 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/… E. ve 2021/…  K. sayılı ilamıyla göreve başladığı belirtilerek, söz konusu vasiyetin yerine getirilmesi amacıyla müteveffanın banka hesaplarındaki paraların sosyal hayır işlerinde kullanılmak üzere tereke hesabına aktarılmasının veraset ve intikal vergisine tabi olup olmadığı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmaktadır.

7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti uyruğunda bulunan şahıslara ait mallar ile Türkiye’de bulunan malların veraset yoluyla veya herhangi bir suretle olursa olsun ivazsız bir tarzda bir şahıstan diğer şahsa intikalinin veraset ve intikal vergisine tabi olduğu; 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinde “veraset” tabirinin, miras, vasiyet ve miras mukavelesi gibi ölüme bağlı tasarrufları, (d) bendinde de “ivazsız intikal” tabirinin, hibe yoluyla veya herhangi bir tarzda olan ivazsız iktisapları ifade ettiği; 5 inci maddesinde veraset ve intikal vergisinin mükellefinin, veraset yoluyla veya ivazsız bir tarzda mal iktisap eden şahıs olacağı hükme bağlanmıştır.

Aynı Kanunun 20 nci maddesinde, veraset ve intikal vergisi mükellefiyetinin; beyanname verildiği takdirde, beyannamede gösterilen mallar için beyanname tarihinde, verilen beyannamede gösterilmeyen mallar ile beyanname verilmeyen hallerde intikal eden malların idarece tespit olunduğu tarihte, terekenin tahriri, defter tutma veya resmi tasfiye hallerinde, mahkemece bu muamelelerin ikmal edildiği tarihte başlayacağına ilişkin düzenleme yer almaktadır. Dolayısıyla mükellefiyet; mükellefin beyanı veya idarenin tespiti suretiyle olayın vergi dairesinin bilgisine girmiş olması veya resmi tasfiye halinde mahkemece bu muamelenin ikmal edildiği tarihte başlamaktadır.

Vergi hukukunda genel olarak vergi alacağı, vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğmaktadır. Mükellef ise vergi kanunlarına göre, kendisine vergi borcu terettüp eden kişidir. Vergi hukuku açısından mükellefiyetin başlaması için vergi borcunun doğmuş olması ve vergi borcunun doğması için ise vergiyi doğuran olayın gerçekleşmiş olması gerekmektedir. Veraset ve intikal vergisinde mükellefiyetin başlaması için ölüm ve buna bağlı verasetin mevcudiyeti yeterli olmamaktadır.

Öte yandan, 7338 sayılı Kanunun 17 nci maddesinde, amme idare ve müesseseleri, bankalar, bankerler, kasa kiralayanlar, sigorta şirketleri sair şirket ve müesseseler, mahkemeler ve icra dairelerinin istihkak sahiplerine bu verginin mevzuuna giren herhangi bir muamele dolayısıyla para ve senet verebilmek için evvelemirde verginin ödenmiş olduğuna dair vergi dairesinden verilmiş bir tasdikname talep edecekleri, tasdikname ibraz etmeyen hak sahiplerinin istihkaklarından, veraset yoluyla intikallerde yüzde beş, ivazsız intikallerde yüzde onbeş oranında vergi karşılığı olarak tevkifat yaptıktan sonra, bakiyesini verebilecekleri hükme bağlanmıştır.

 Bu itibarla, terekedeki paraların belirlenen kısmı ile “okul, sağlık tesisi, huzurevi gibi sosyal hayır işlerinde kullanılmak suretiyle” vasiyetin yerine getirilmesine yönelik olarak, murise ait banka hesaplarındaki paranın tereke hesabına aktarımı, veraset ve intikal vergisinde vergiyi doğuran olay olan veraset veya bağış yoluyla intikale konu malın mülkiyetinin geçişi olarak değerlendirilemeyeceğinden, söz konusu aktarım için veraset ve intikal vergisi ilişiği aranılmaması gerekmektedir.

Ancak başvuru konusu terekedeki paraya ilişkin olarak, vasiyetin yerine getirilme aşamasındaki her bir tasarrufun olaya ve kişiye münhasır olarak ayrı ayrı veraset ve intikal vergisi yönünden değerlendirilmesi gerektiği gibi, aktarım yapılan tereke hesabından para çıkışı olması durumunda ilişik kesme belgesi aranılması, söz konusu belgenin ibraz edilmemesi halinde % 5 oranında tevkifat yapılması gerekmektedir.


Kaynak: GİB Özelge Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Karenaudit veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.